“Türkiye’ye döneceğim ama tek şartım var”

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Çağdaş Ulus’un röportajı

Ergenekon üyesi olduğu iddiasıyla dava açılan ve bir daha Türkiye’ye dönmeyen eski Ak Parti Balıkesir Milletvekili Turan Çömez Türkiye’yi çok özlediğini, ancak tek bir şartla döneceğini söyledi… Çömez ‘’Türkiye’yi çok özledim ancak beni sanık sandalyesine oturtmak isteyenler o sandalyeye oturduğunda yurduma döneceğim” dedi.

Recep Tayyip Erdoğan yanıltıldı

– Ergenekon davasında son yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz? Son gelişmeler ışığında dönme planınız var mı?

Ergenekon davası fiilen çöktü. Cezaevinde de kimse kalmadı. İlk günden beri iddiaların mantıksız olduğu biliniyordu. Eğer dönüp yargılansaydım ben de uzun yıllar boşu boşuna cezaevinde yatırılacaktım. Son zamanlarda savcılar kumpas iddiasını araştırıyor. O dönemde hakkımda akıl almaz şeyler yazıldı. Savcılar sonuca ulaşıp da beni sanık sandalyesine oturtturmak isteyenleri o sanık sandalyesine oturturlarsa işte o zaman ülkeme döneceğim. Ama şunu belirtmek isterim ki sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan da yanıltıldı. Artık bu utanç davasının büyük bir kurgu ve çirkin bir tezgah olduğu ortaya çıktı. Dava hakkaniyetli bir şekilde görülürse eminim toplum vicdanını yaralayacak çok daha acı verici gerçekler ortaya çıkacak. Kendisine düşen bu süreci makul bir şekilde yeniden ele almak ve gerçek suçlulara hesap sorulacak bir süreci başlatmak. Bu sanıyorum yaşadığı hukuk mağduriyetinin de kendisine yüklediği önemli bir sorumluluktur.

– Ergenekon davasının amacı neydi sizce?

Bu dava Türkiye nin değiştirilmesi ve dönüştürülmesi sürecinde ortaya çıkabilecek pürüzlerin yok edilmesi için kurgulandı. Toplum bu dava ile birlikte, dizayn edildi. Kendine özgü bir McCarthy dönemi tesis edildi. Hiç bir suçu ve günahı olmayan insanları ahlaksızca acımasızca karalayıp geleceklerini kararttılar. Toplumun yanında TSK ve muhalefet partileri dizayn edildi ve yeni Türkiye’ye hazırlandı. Son aşamada ise iktidar dizayn edilmek istendi ama bunu yapmaya güçleri yetmediği için süreç yarım kaldı. Hakkımda birçok çalışmam suç delili olarak iddianameye konuldu. Yunanistan’da bir konferans için Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’den rica ettiğim bilgi notu iddianameye ‘gizli belge’ olarak konuldu. İddianamede benim ile İlhan Selçuk’un AK Partinin kapatılması gerektiğine dair geçen bir telefon görüşmesi yaptığım iddiası var. Ama araştırdık o görüşme Turhan Selçuk’la yapılmış.

Türk hastalarım da var

– Burada da hekim olarak çalışmaya başlamak zor olmadı mı?

6 yıldır buradayım. Dilini ve kültürünü bilmediğim ülkelerinden birine geldim. Burada Türkiye’den aldığım hiçbir diplomanın geçerliliği olmadığı için sıfırdan başladım. Yeniden diploma alarak hekimliğe başladım. Dünyanın her yerinden gelmiş yüzlerce hastayı ameliyat ettim, binlercesini tedavi ettim. Türkiye’den pek çok hasta benimle temasa geçerek yardım istedi ve elimden geleni yaptım. Türkiye’den pek çok doktor da yanıma gelerek staj yaptı, bilgisini artırdı.

‘80 yaşındaki babamı gözaltına aldılar!’

Turhan Çömez, Ergenekon sürecinde yaşadığı travmaların ailesini çok yıprattığını söyledi: “Eşim ve çocuklarımı Türkiye’de bırakmak zorunda kaldım. Onları orada bırakmak ve aileme yapılanlara üzüldüm. Ailem, bunu hiç hak etmedi. Paylaşmayı doğru bulmadığım pek çok travma yaşattılar aileme. Bunlardan bir tanesi 80 yaşındaki babamın gözaltına alınması oldu. Burada elbette son derece zor günler yaşadım. Belki hiç bir zaman paylaşmayacağım, vicdan sahibi herkesin duyduğunda derinden üzüleceği dönemler yaşadım. Ama bunların hepsi beni daha fazla güçlendirdi, olgunlaştırdı ve hayata bakışımı değiştirdi. En çok, bayram sabahlarını, boğazda çay içmeyi, simit yemeyi, dolmuşta seyahat etmeyi, hastalarımı, onlarla Türkçe konuşmayı, ameliyat masasında ‘Merak etme iyi olacaksın’ diyerek ellerinden tutup onlara moral vermeyi ve ezan sesi duyup insanların pencerelerine astıkları Türk bayraklarını görmeyi özledim.”